kuyucaklı yusuf
-
sabahattin ali'nin içimizdeki şeytan (1940), kürk mantolu madonna (1943) romanlarının habercisi olan ilk romanı (1937). birtakım eksikleri, kusurları, tatmin edici olmayan bölümleri olsa da önemli kitap. yabancılaşmaya, bireye, varoluşçuluğa dair küçük de olsa değiniler görülüyor. hatta biraz zorlarsak, ahmet hamdi tanpınar'ın huzur'unun (1949), yusuf atılgan'ın aylak adam'ının (1959), oğuz atay'ın tutunamayanlar'ının (1971) güçlü damarını besleyen kaynaklardan biri olarak düşünülebilir. ali, otuz-kırk sene daha yaşayıp verimli bir şekilde yazmaya devam edebilseydi, romanı nasıl gelişirdi, değişirdi ve ilham verirdi acaba?
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap