55535 entry daha
  • yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var.
    yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
    sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
    sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği

    insan saatlerce bakabilir gökyüzüne
    denize saatlerce bakabilir, bir kuşa , bir çocuğa
    yaşamak yeryüzünde, onunla karışmaktır
    kopmaz kökler salmaktır oraya...
  • +keder dahi getirse aşka güven.

    - sözleriniz çok müphem, onları anlayamıyorum,

    +aşk bir çiçek gibi narindir, güldü mü ölür.

    - sözleriniz çok müphem onları anlayamıyorum,

    tagore
  • vazgeçtim

    içimdeki tufan dipsiz bir girdap
    nefesim yavaşlıyor, telaşlı adımlarım
    varlığım sus pus, sözlerim kayıtsız
    benliğimden taşarken, yorgun susuşlarım

    hayatın renkleriydi benim umutlarım
    kalbin kalbimde yeşeren filizdi
    gözlerin ruhuma sinen bir elem
    suskunluğun eritiyor evhamı ,sancıları

    son kez vazgeçtim , geçtim yanından
    saçları simsiyahtı, bakışları kördüğüm
    ruhumda hiç açmayan sevda uyandı
    sana ulaşmak için ektiğim çiçeklerim ziyandı

    kiristal
  • şairin külleri

    kendi soğuğunda üşüyen boşluk
    yokluktan varlığa akan ezgi
    körlerin mağaralara güneşi çizdiği ülkede
    çıplak elleriyle ateşi tutan anka
    esrik, hatırlayamadığın bir rüyada
    ağaçtan toprağa damlarken su
    suya inerdi çıplak arzu
    ve güzelliği gözlerle sevişen tanrıça
    gizlensede efsunu çiçeğin rengine
    biz onu genede görürdük
    tenimizi okşardı rüzgar
    ve rüzgara tutunup uçuşan özgürlük

    uykular ve rüyalar yarım kaldılar
    billur suda gözlerimizi kamaştıran o ışık
    usulca uzaklaştı ırmağın akıntısına karışıp
    sonra orduların ayak sesleri
    ve şimşekler
    karanlığı bir bıçak gibi kestiler
    bir göründü bir kayboldu yollar
    gün,simsiyah gecede bir sürgün
    gergin dizginlerle
    bir kaçak gibi
    sessizce

    geç kaldık ,
    uyanıyor işte yavaşça
    sonsuz uykusundan zaman
    gece soyunuyor karanlığından
    yaklaşıyor tan yerinden sıyrılıp
    üflüyor titreyen ruhlarımıza müziğini
    bilinmeyeni
    ve sen ! ateşi söze çevirmeye çalışan şair
    gerek yok artık kelimeler uydurmana
    görmüyor musun ?
    uçuşuyor küllerimiz boşlukta .
  • ben içimde yaşıyorum.
    nadir sevgilerin nefesini hissetmek için pencereleri
    her zaman aralık bırakırım.
    kapı?
    sadece birkaçı için açarım.
    her gün odalarımdan, koridorlarımdan geçiyorum ve balkondan hayatı seyrediyorum.
    ancak çekmeceler…
    ah... çekmeceler mi?

    mario quintana
  • kalbimi kalın bir kitabın arasında kuruttum.
    onu orada,
    beş parmaklı bir çınar yaprağı gibi unuttum.
    bıçağın ucundaydı insanların hafızası,
    insan unutandır,
    ve insan unutmaya mahkum olandır.
    ~didem madak
  • "seni bir yabancı gibi karşıma alıp
    bunun dayanıklı bir şey olmadığını
    sürekli kılınmadığını, çünkü aşkın
    yapılan bir şey olmadığını,
    başlangıçta bir melek konduğunu
    sonunda bir kelebek öldüğünü,
    yani kısacık sürdüğünü, oysa hayatın
    bir korkular ve alışkanlıklar bütünü
    olduğunu,
    bütün bunları sana
    nasıl anlatacağım?"
  • ay battı, sübh açıldı,
    zeyneb neva’ya geldi…
    zehra dedi “hüseyin vay!”,
    âlem sadaya geldi…
    cennatiden işitti
    peygamber-i gerami…
    neleynisiz, abasız,
    kerb-u bela’ya geldi…
  • bak soldu beni bıraktığına şahit olan çiçek.
    sırtımın izi çıkmış bıraktığında dayandığım ağaçta.
    göz yaşlarım hala düşemedi yanaktan,
    göz kapaklarımı artık hissediyorum.
    kim demiş beynin vücudu yönettiğini?
    sen arkanı döndüğünde beni göremeyecek kadar uzaktayken
    ben hala sana "gitme" yi heceliyorum. (mane in ben)
  • tanrımız ve tanrılarımız
    a
    bir inandığım tanrı var, bir de inanmadığım
    yer altında ve bulutlar üstünde!
    birisi ezeli sahibi yerin ve göğün
    öteki kainatın var olduğu günde
    kurmuş temelini ilahi kötülüğün
    günahlar yaratmış, içip de kanmadığım
    birisi içimde yaşar, öteki gökyüzünde!

    b
    tanrı mı yaratmış bunca insanı?
    bu kadar günahkar mıydı tanrımız?
    günah çamurundan var etmiş bizi
    ne zaman yazılmış alın yazımız?
    nedir
    değişmez yapan kaderimizi?
    kim tutuyor avuçlarında zamanı?
    bizden önce de var mıydı tanrımız?

    c
    başkaydı çocukluğumun tanrısı
    daha iyi kalbli, daha güler yüzlüydü
    mavi gözleri, beyaz elleri vardı
    gözlerimin yaşı, gönlümün hüznüydü
    güzeldi, iyiydi, halden anlardı
    sesinin hayalimdeki yankısı
    yıllardır unutamadığım türküydü

    d
    insanların iyi değilmiş anladım!
    yalanmış cehennemin, hayalmiş cennetin
    günahlarımızmış bize yâr olan
    senin olsun sevabın, faziletin
    yansın yalan cehenneminde günahkâr olan!
    dilersen günahlarımızı affetme tanrım!
    seni affediyoruz bizi yarattığın için !

    e
    bu uzun yıllar bitmeyecek mi?
    ne zaman geçecek yorgunluğumuz?
    o yollar ki bir ömür boyu uzun
    öyle büyük, öyle sonsuz
    tesellisi yok mu bu son yolculuğumuzun?
    bir gün aynı yolda gitmeyecek mi?
    iki yabancı gibi maddemizle ruhumuz?

    f
    gök benim değil, güneş benim değil
    verin bana karanlığımı
    bitmeyen geceler istiyorum
    bulmalıyım gecelerde bıraktığımı
    sönsün bu ateş, bu lamba, bu mum
    tanrım! sen tanrılığını bil
    ben de insanlığımı !

    g
    düşüncenin sonu yokmuş anladım
    dar bu dünya bir kişiye, dar
    hayallerimiz öyle geniş ki !
    daha kaç kış sürecek, daha kaç bahar?
    çilemiz dolmamış, ömrümüz bitmemiş ki !
    kâinatın ne küçükmüş tanrım!
    kederler yaratmışsın kainat kadar

    h
    bir gün toprak mı olacak
    bu gözler, bu saçlar, bu ten?
    yaşamak bir korkulu rüya mı?
    neden yaşıyoruz, neden?
    geri verin bana dünyamı
    ben de ölürsem yeryüzünde kim kalacak?
    tanrı'da bulduğumu, tanrılar aldı benden !

    i
    tanrım! senden saadet diledik
    sen bize ümit verdin
    çeşmeler gürül gürül aktı hazdan
    iklimler yarattın, mucizeler gösterdin
    bir koku bahardan, bir ışık yazdan
    yine de hayatın kıymetini bilmedik
    ümidi bir, kederi bin çeşit verdin

    k
    biz yokken kimbilir ne rahattın?
    insanlarından ne gördün tanrım?
    insan önce sana isyan etti
    insan olduğunu anladığı gün, tanrım
    verdiğin zekâ insanı sana düşman etti
    bu küçük tanrıları da sen yarattın
    adil değilsin amma büyüksün tanrım!

    ümit yaşar oğuzcan
13 entry daha
hesabın var mı? giriş yap