geceye bir şiir bırak
-
derd-i firakın ile düşeli sevdaya mey'e
müptelayım, deliyim, düşmüşüm esrarı-ney'e
feleğin kahpe başında paralansın parası
ben güzel sevmeye geldim, değil ekmek yemeye
(bkz: neyzen teyfik) -
bugün yağmur var şehrimde,
bugun çisil çisil,sen yağıyor ömrüme
"döneceğim..bekle" demiştin.
bekledim...
(bkz: gülgün özel) -
içime işleyen acıyı size değil
bir suya bırakmayı öğrendim
dal olmaktan vazgeçeli çok oldu
bu yüzden ne bir ağacım var
bana beden
ne de çiçek açacak benden.
birhan keskin -
yüzümü suya uzatıyorum su buysa
giysilerimi unutuyorum birden, çıplaklığımı
gece yarısı çalınan çalgılar olmasa
gece dediğim belki hiç olmasa
ben bir tırnak iziyim kanımın akmadığı
bir çentik, bir kırık şey. aranızdayım nasılsa.
o zaman neresiydi, hepsi hep karanlıkta
bir garip ev içiydi, ışıklar kirli
herkesin ellerinde bir şeyler gizlediği
alıp okşadığım şimdi çok eski bir olaysa
yenisini bulmalı — önce hafif bir yelken
bir bakış, bir serüven, kısa bir hastalık hiç olmazsa.
ben belki de daha çok dağlarda, su başlarında
bir uykuydum üşümüş avcılar karışmasa
kimseler karışmasa, ne ışık, ne parıltı
gölgesi içe vurmuş bir yaratık olmalı
söyleyin, bir bakır heykelim ben, çünkü çocuklar korkmasa.
bana kalırsa bunu
çocuklara anlatmalı asıl
— gövdesi var kocaman!
— sahi mi?
— gözleri nasıl?
(bkz: edip cansever) -
apansız uyanırsan gecenin bir yerinde
gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa
bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde
ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa
bil ki seni düşünüyorum.
bir vapur yanaşırsa rıhtımına bin, acil
örtün karanlıkları masmavi denizlerde
ve dinle kalbimi bak nasıl çarpıyor nasıl
o bütün özlemlerin koyulaştığı yerde
bil ki seni bekliyorum -
bütün vücudunu santimetrekarelere ayırıp
birer birer öpmeliyim
ve sonra sımsıkı sarılmalıyım sana
böylece ölmeliyiz
aradan yıllar geçip
bizi buldukları zaman
etlerimiz çürümüş olsa da
kemiklerimiz ayrılmamalı birbirinden
hadi gel
nefes almak hüner değil
seninle ölmek istiyorum. -
sen ciğercinin kedisi, ben sokak kedisi...
-
eğer,yenıden başlayabilseydim yaşamaya,
ikincisinde daha çok hata yapardım.
kusursuz olmaya çalışmaz,sırtüstü yatardım.
neşeli olurdum, ilkinde olmadıgım kadar,
çok az şeyi
ciddiyetle yapardım.
temizlik sorun bile olmazdı asla.
daha çok riske girerdim.
seyahat ederdim daha fazla.
daha çok güneş doguşu izler,
daha çok dağa tırmanır,daha çok nehirde yüzerdim.
görmedigim bir çok yere giderdim.
dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım.
yeniden başlayabilseydim eger,yalnız mutlu anlarım olurdu.
farkında mısınız bilmem. yaşam budur zaten.
anlar,sadece anlar.siz de anı yaşayın.
hiçbir yere yanında su,şemsiye ve paraşüt almadan,
gitmeyen insanlardandım ben.
yeniden başlayabilseydim eger,hiçbir şey taşımazdım.
eger yeniden başlayabilseydim,
ilkbaharda pabuçlarımı fırlatır atardım.
ve sonbahar bitene kadar yürürdüm çıplak ayaklarla.
bilinmeyen yollar keşfeder,güneşin tadına varır,
çocuklarla oynardım,bir şansım olsaydı eger.
ama işte 85'indeyim ve biliyorumn...
ölüyorum....
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap