ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
dışarıdayken etraftan duyulan yaran diyaloglar
-
barmen (şeytan tüyü olan bir kenar mahalle delikanlısı)
kadın (rock bar müdavimi tikky, değişik bir hanım)
barmen: (yüksek sesle ama ölçülü) bu gece bize gelsene?
kadın: ay ben salak mıyım size geleceğim?
barmen: ben her gece bize gidiyorum, salak mıyım ben şimdi?
enstrümanı ile özdeşleşmiş müzisyenler
-
(bkz: buzuki orhan)
bir kediyle yaşamak
-
bir kediyle yaşamak, evde küçük bir çocuk varmışcasına önlem alarak yaşamaktır.
- içi kızgın yağ dolu tavanın sapını ocağın iç tarafına doğru çevirmek (pati atarak tavayı üstüne devirmesin)
- yanan mumu yanına yaklaştırmamak (bıyığı kuyruğu yanmasın)
- çamaşır ve kurutma makinesini doldurmadan evvel içini kontrol etmek (içine girip yatıyor)
- bıçağı tezgahın kenarında bırakmamak (sapına pati atıyor, kafasına saplanabilir)
- kapıları, pencereleri hızlıca kapatmamak, rüzgarın çarpmaması için önlerine ağırlık koymak (sıkışabilir, bir keresinde az daha kafası kopuyordu)
- ortalıkta permatik bırakmamak (oyuncak zannediyor, elini ayağını kesiyor)
- ortada deterjanlı su bırakmamak (içiyor, manyak mıdır nedir)
- klozete blok takınca kapağını hep kapalı tutmak (mavi suyu da içiyor)
- zeytinyağı, sıvı yağ tenekesinin tıpasını sıkıca kapatmak ( devirip yağla oynuyor)
- balkon kapasını kapatırken her zaman içeride olduğundan emin olmak (bir gece balkonda kalmış, sabah çok dinlenmiş bir şekilde uyandığımda anlamıştım bunun ortalarda olmadığını, yazık kulakları filan hep buz kesmiş)
- eğer ortalarda görünmüyorsa ve dışarı çıkmak gerekiyorsa gardrop kapağını açık bırakıp evden öyle çıkmak (bir gün eve geldim, dolaptan miyav sesleri geliyordu, tüm gün dolapta kapalı kalmış)
- pencere açıkken dikkatli olmak (i believe i can fly)
ve daha bir sürü şey, anksiyete bozukluğu yaşıyorum bunun sayesinde.
fethi sekin'in ülkücü olması
-
ülkücü ya da solcu olması çok da önemli değil. asıl öne çıkması gereken vatanı için canını feda etmesidir.
şehittir. mekanı cennet olsun.
tarihteki muazzam ayarlar
-
bernard shaw, bir oyununun ilk gecesine, churchill'i davet eder:
s : size iki kişilik davetiye gönderiyorum. bir dostunuzu alıp gelin, eğer varsa...
c : ilk gece oyununuza gelemeyeceğim. ikinci gece gelebilirim, eğer olacaksa...
istanbul'da 20 lirayla bir hafta geçinmek
-
bizim eski hatunun asosyalliğin kenarından geçmeden başardığı olay. tiyatro, konser, sinema, yemek vs.. sağlam sponsor olmuşuz a.q..
digitürk'ü ferit şahenk'in satın alması
-
digitürk'ün ferit şahenk'i satın alması diye okuduğum haber. el değiştirmiş sandım.
ukrayna silahlı kuvvetleri bayraktar paylaşımı
-
bence türkiyeyi işin içine dahil etmeye çalışan barzo bir hareket. tamamen masum göremiyorum. halk istediğini yapar ama türkiye bayraktarla ilgili paylaşım yapılmamasını rica etmişken ukrayna devleti/istihbaratı eliyle de cayır cayır her gün paylasim yapılması tesadüf gelmiyor.
p***ler yeter lan iliğimizi sömürdünüz. hangi ülke başka ülkeden silah alıp bu kadar gergin bir ortamda reklamını yapar yahu? o silahın parasını vermişsin, artık senin olan bir şeyi kimi ürettiğinin ne önemi var ya? ruslar zaten kinci millet...
mahalle kavgasında sürekli abi ismi veren velet gibiler.
uzaylılar geldiğinde insanoğlunun övüneceği şey
-
kokain, lsd, cigara liste böyle uzar..
hocam bende bi mal var sanırsın samanyolu ayaklarının altında diye uzatırız uzaylılara
az kişinin bildiği muhteşem web siteleri
-
bir nevi kütüphane http://boraarat.com/e-kitap-arsivim/
bankadan kredi çekip bedelli askerlik yapmak
-
- nasılsın asker?
- vadaaaaa!
şeklinde diyalogları oluşturacaktır.
yeşilçam filmlerinin en ilginç iltifatları
-
-insan senin gibisini rüyasında görse... abdesti bozulur be!
naciye'nin (türkan şoray) murat'a (engin çağlar) ettiği iltifattır.
(bkz: kadın değil baş belası)
trafikte en temkinli yaklaşılması gereken araçlar
-
sırayla vermek gerekirse
1-renault fluence
2-hyundai accent
3-fiat linea
4-sedan palio
5-ford connect
kuş serisi çok çok sonradan geliyor.
genelleme yapmıyorum, sahibi olanlar da alınmasın ama fluence konusuna özellikle değinmek istiyorum. şu ana kadar başıma 2 kaza geldi, ikisinde de fluence vardı ve yüzde yüz onlar suçluydu. işin ilginç yanı araçların ikisinin de gerçek sahibi o sürücüler değildi. biri araç kiralamış öteki devletinmiş. bence sıkıntı da burdan geliyor. fluencelerin çogu filo kiralama gibi şirketlerden geliyor. sürücüleri genellikle gerçek sahipleri değiller. o yüzden gavur malı gibi kullanıp trafikte terör estiriyorlar. özellikle 34 plaka fluence görünce hemen kaçın yada kaçmayın o gelir sizi bulur.